Amiyotrofik Lateral Skleroz (ALS), beyin ve omurilikteki motor nöronların dejenerasyonu ile karakterize edilen ilerleyici bir nörodejeneratif hastalıktır. Motor nöronlar, istemli kas hareketlerini kontrol eder ve bu nöronlar hasar gördüğünde kas güçsüzlüğü ve kas erimesi ortaya çıkar.
ALS’nin temel belirtileri arasında kas güçsüzlüğü ve incelmesi, konuşma ve yutma zorlukları, kas seğirmeleri ve kramplar, yürüme ve günlük aktivitelerde zorlanma, ellerde ve ayaklarda güçsüzlük yer alır. Hastalar genellikle solunum yetmezliği nedeniyle hayatlarını kaybederler.
ALS’nin prevalansı dünya genelinde 100.000 kişi başına 3-8, yıllık insidansı ise 100.000 kişi başına 1-2 olarak bildirilmiştir. Hastalık erkeklerde kadınlara göre daha sık görülmekte olup, aile öyküsü bulunan bireylerde daha erken yaşlarda ortaya çıkabilir. Bu da genetik faktörlerin ALS gelişiminde önemli bir rol oynayabileceğini göstermektedir.
ALS için kesin bir tedavi bulunmamakla birlikte, hastaların yaşam kalitesini artırmak amacıyla çeşitli destekleyici tedaviler ve yardımcı teknolojiler kullanılmaktadır. İyi bir bakım ve tıbbi destek, hastaların yaşam süresini uzatabilir ve semptomların şiddetini azaltabilir. Bu nedenle, erken teşhis ve uygun bakım, hastaların yaşam süresini ve kalitesini artırmada kritik öneme sahiptir.