Ana Histokompatibilite Kompleksi (MHC), omurgalı canlıların bağışıklık sisteminin önemli bir bileşenidir. MHC, immün yanıtı düzenleyen genetik bir kompleks olarak bilinir ve immünolojide büyük bir öneme sahiptir. MHC, T lenfosit hücreleri tarafından tanınan ve bağışıklık sisteminin hücresel yanıtını düzenleyen bir dizi protein kompleksi olan antijenlerin sunumu için gereklidir.
MHC genleri, insanlarda 6.kromozom'da bulunur ve insan vücudunda en çok değişkenliğe sahip genler arasında yer alır. Bu kompleks, genel olarak MHC sınıfları I ve II olmak üzere iki kategoriye ayrılır ve her iki sınıf da farklı immünolojik işlevlere sahiptir.
Sınıf I MHC genleri, hemen hemen tüm çekirdekli hücrelerde bulunur. Bu genler, hücre yüzeyindeki virüs enfeksiyonları veya kanser gibi hücresel değişikliklerle ilgili olarak hücreye ait olan ve olmayan maddeleri tanıyan sitotoksik T lenfosit hücreleri gibi bağışıklık hücrelerine sinyal verir.
Sınıf I MHC kompleksi, hücrenin yüzeyinde virüslerin veya kanser hücrelerinin varlığını tespit etmek için antijen sunucu olarak hareket eder. Ancak, bazı kanser hücreleri, MHC kompleksi yoluyla antijen sunumunu engelleyerek bağışıklık sistemi saldırısından kaçınmaya çalışabilir.
Bu durum, kanserin bağışıklık sisteminden saklanma yollarından biridir ve gizli bir şekilde kanserin büyümesine yardımcı olur. Bu nedenle, MHC kompleksini anlamak kanserle başa çıkma stratejilerimize yardımcı olabilir.
Sınıf II MHC genleri ise daha özel bir rol oynar. Bu genler, antijen sunucuları olarak görev yaparlar ve hücresel bağışıklık yanıtlarını yönetirler. Sınıf II MHC molekülleri, özellikle makrofajlar, B hücreleri ve dendritik hücreler gibi bağışıklık sistemi hücrelerinde bulunur ve hücre dışından alınan eksojen antijenlerin sunumunu sağlar. T hücreleri, bu antijenleri MHC sınıfı II ile tanır ve immün yanıtın başlatılmasına yardımcı olur.
MHC genleri, tıbbi uygulamalarda da büyük öneme sahiptir. Organ nakli gibi durumlarda, alıcı ve vericinin MHC uyumu önemlidir. İyi bir MHC uyumu olmazsa vücut reddetme tepkisi gösterebilir. Bu nedenle, MHC uyumluluğu, organ nakli başarısını önemli ölçüde etkileyebilir.
Ayrıca, otoimmün hastalıkların ve bazı enfeksiyon hastalıklarının gelişiminde de MHC genleri önemli bir rol oynadığı bilinmektedir. MHC genlerindeki belirli farklılıklar, insanların bazı hastalıklara karşı duyarlılığını artırabilir veya azaltabilir.