Bu yazımızda düşman moleküllere korku, dost moleküllere güven veren; vücudumuzun süper mi süper gücü ve en önemli silahı olan antioksidanlara değineceğiz. Antioksidanlar, vücudumuzda oksidatif strese neden olup bazı hasarlara yol açabilen serbest radikalleri temizleyen ve engelleyen maddelerdir.
Antioksidanlar vücut tarafından doğal olarak üretildiği gibi dışarıdan da alınmaktadır. Vücut tarafından üretilen antioksidanlar endojen kaynaklı olup bu kaynaklar içerisinde enzimler bulunmaktadır. Bu enzimler: katalaz, süperoksit dismutaz, glutatyon peroksidaz ve glutatyon redüktazdır.
Eksojen kaynaklı olanlar içerisinde vitaminler yer almaktadır ve bu vitaminlerden bazıları: A, C, E ve B9 vitaminleridir. Bu eksojen kaynaklı antioksidanlar dışarıdan gıdalarla alınmaktadır ve vücudumuzdaki savunma sisteminin güçlenmesinde etkilidir.
Aynı zamanda, fenolik bileşikler gibi bazı antioksidan bileşikler ekstrakte edilerek gıdalara ilave edilebilmektedir.
Antioksidanların bulunduğu meyve ve sebzelerdeki flavonoid bileşikler güçlü antioksidan aktivite göstermektedir ve kanser, kardiyovasküler hastalıklar gibi kronik rahatsızlıkların oluşumunu engellemektedir.
Aynı şekilde, fenolik bileşikler, C ve E vitaminleri, karotenoidler oksidatif strese bağlı gerçekleşen hastalıklardan korunmada etkilidirler. Antioksidanlar, domates, kayısı, elma, çay, üzüm, sarımsak, kiraz, bitkisel yağlar, soğan, incir ve baharatlar gibi birçok bitkisel kaynaklarda bulunmaktadır.
Bunun yanında hayvansal antioksidanlar da vardır. Bunlara hayvansal dokulardaki karotenoid bileşenler, kırmızı yengeçlerdeki β-karoten, astaksantin, karideslerdeki 1-2- diamino 1-1-(οhidroksi fenil) propen bileşiği örnektir.
Karabulut, H., Gülay, M.Ş. (2016). Antioksidanlar. MAE Vet Fak Derg, 1 (1): 65-76.
Öğüt, S. (2014). Doğal antioksidanların önemi. Adnan Menderes Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi, 11(1): 25-30